NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
187 - (2064) حدثنا
يحيى بن يحيى
وزهير بن حرب
وإسحاق بن إبراهيم
(قال زهير:
حدثنا. وقال
الآخران:
أخبرنا) جرير
عن الأعمش، عن
أبي حازم، عن
أبي هريرة. قال:
ما
عاب رسول الله
صلى الله عليه
وسلم طعاما قط.
كان إذا اشتهى
شيئا أكله،
وإن كرهه تركه.
{187}
Bize Yahya b. Yahya ile
Züheyr b. Harb ve İshâk b. İbrahim rivayet ettiler. (Züheyr Haddesenâ tâbirini
kullandı. Ötekiler: Bize Cerir haber verdi, dediler.) Cerir A'meş'den, o da Ebû
Hâzim'dan, o da Ebû Hureyre'den naklen haber vermiş. Ebû Hureyre şunları
söylemiş :
Resûlullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem) hiç bir yemeği hor görmemiştir, Bir şeyi arzu ederse yer;
istemezse bırakırdı.
(2064) - وحدثنا
أحمد بن يونس.
حدثنا زهير.
حدثنا سليمان
الأعمش، بهذا
الإسناد،
مثله.
{m-1}
Bize Ahmed b. Yûnus da rivayet
etti. (Dediki): Bize Züheyr rivayet etti. (Dediki): Bize Süleyman El-A'meş bu
isnadla bu hadîsin mislini rivayet etti.
2 م - (2064) وحدثنا
عبد بن حميد.
أخبرنا
عبدالرزاق وعبدالملك
بن عمرو وعمر
بن سعد، أبو
داود الحفري.
كلهم عن
سفيان، عن
الأعمش، بهذا
الإسناد، نحوه.
{m-2}
Bize Abd b. Humeyd dahi
rivayet eiti. (Dediki): Bize Ahdurrezzâk ile Abdulmelik b. Amr ve Ömer b. Sa'd
Ebû Dâvud EI-Haferî hepsi Süfyan'dan, o da A'meş'den naklen bu isnadla bu
badisin benzerini haber verdiler.
188 - (2064) حدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة وأبو
كريب ومحمد بن
المثنى وعمرو
الناقد
(واللفظ لأبي
كريب) قالوا:
أخبرنا أبو
معاوية. حدثنا
الأعمش عن أبي
يحيى، مولى آل
جعدة، عن أبي
هريرة. قال:
ما
رأيت رسول
الله صلى الله
عليه وسلم عاب
طعاما قط. كان
إذا اشتهاه
أكله، وإن لم
يشتهه سكت.
وحدثناه أبو
كريب ومحمد بن
المثنى. قالا:
حدثنا أبو
معاوية عن
الأعمش، عن
أبي حازم، عن
أبي هريرة، عن
النبي صلى
الله عليه
وسلم. بمثله.
{188}
Bize Ebû Bekr b. Ebî
Şeybe ile Ebû Kureyb, Muhammed b. Müsennâ ve Amru'n-Nâkıd rivayet ettiler.
Lâfız Ebû Kureyb'indir. (Dedilerki): Bize Ebû Muâviye haber verdi. (Dediki):
Bize A'meş Ca'de oğullarının azatlısı Ebû Yahya'dan, o da Ebû Hureyre'den
naklen rivayet etti. (Şöyle demiş) :
Ben Resûlullah
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in asla bir yemeği burunladığını görmedim. Canı
isterse onu yer, istemezse susardı.
Bize bu hadîsi Ebû
Kureyb ile Muhammed b. Müsennâ da rivayet ettiler. (Dedilerki): Bize Ebû
Muâviye A'meş'den, o da Ebû Hâzım'den, o da Ebû Hureyre'den, o da Nebi
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den naklen bu hadîsin mislini rivayet ettiler.
İzah:
Bu hadîsi Buhârî
«Et'ime» ve «Menâkıb» bahislerinde Ebû Dâvud ile İbni Mâce
«Kitâbu'l-Et'ime»'de; Tirmizî «Kitâbu'l-Birr»'de muhtelif râvilerden tahrîc
etmişlerdir.
Yemeğin ayıplanması
tuzu eksik, ekşisi fazla, fazla koyu, fazla duru ve pişmemiş gibi lâkırdılarla
olur. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz her hususta olduğu gibi,
yemek âdabı hususunda da örnekti. Gerçi bir hadîste Keler etini yemediğini
görmüştük, fakat bu onu beğenmeyip burunladığı için değil, bu yemeği arzu
etmediğini haber vermekti. Yoksa kendileri dünya nimetlerinin hiç birini
ayıplamamışlardır.